Segway: Kod adı Ginger olduğu zamanlar dünyanın en büyük icadı olacağı vaadedilen ve sonunda tek numarası harekete duyarlı sensörle çalışan iki tekerlekli motorlu bir taşıt olduğu ortaya çıkan Segway, sınırlı kullanım alanına rağmen yüksek fiyatı ile anca arada sırada filmlerde karşımıza çıkıyor.
Türkiye’de kaç kişide vardır, ne için kullanırlar, severler mi, işe yarar mı, ne kadar gider, ne sıklıkla bozulur, lastiği patlar mı bilemiyorum. En azından forumlarda “benim Segway meme yaptı” gibi başlıklar yok. Dünya genelinde de olduğunu sanmıyorum.
CueCat, bilgisayarınıza USB arayüzü ile bağlanan bir barkod okuyucu. Böylece aboneolduğunuz dergilerin barkod etiketlerini CueCat ile okuyup derginin web sitesine otomatik olarak bağlanabiliyorsunuz. ABD’de birçok dergi bu aparatı abonelere ücretsiz dağıtmış. Bir dergiye abone oldunuz, her ay evinize ya da ofisinize kadar zahmet edip getiriyorlar. Genel olarak web sitelerindeki reklamlardan da para toplayabilmek için okuyucuyu web sayfalarını ziyaret etmek konusunda ikna etmeye çalışıyorlar, ama bir sayfanın sonunda gördüğüm web adresini klavyede yazmak bu cihazı bulup dergiyi taramaktan daha az zahmetli.
Xybernaut Poma Giyilebilir PC: Bilgisayarınızı üzerinize giyerek taşımak iyi bir fikir olabilir ama kesinlikle pratik değil. Bu ayrıntıyı atlamış olan Xybernaut firması, cihazın promosyonlarının fiyaskoyla sonuçlanmasını engelleyememiş.
Cihazı rahatlıkla kullanabilmek için o zamanlar kullanışlı küçük USB ekranlar da yoktu, dolayısı ile bilgisayarla iletişim kurabilmek için gözünüzün birine düşük çözünürlüklü bir VGA kamera monte etmek zorundaydınız. Bu da karşıdan bakıldığında sizi pek öyle karizmatik göstermiyordu.
Kaldı ki bir netbook alıp efendi efendi masada oturmak, çakma cyborg olarak sokakta dolaşmaktan çok daha karizmatik.
Nokia N-Gage: Hem telefon, hem taşınabilir oyun konsolu, hem de (aslında hem de başka birşey değil) cebinize sığmadığı için elinizde gezdirdiğiniz bir elektronik cihaz olan Nokia N-Gage, ergonomiyi hiçe sayan yapısı ve sürekli donması sebebiyle yalnızca kısa bir süre rağbet gördü. Şirket 2005 yılında cihazdan vazgeçtiğinde kimse çıkıp üzüldük demedi. Hatta daha sonra bir oyun platformu olarak kısa bir süre daha ortaya çıktı, yine kimse ilgilenmedi.
UMD (Universal Media Disc): Sony’nin Memory Stick gibi kendi formatını dayatma çabasının bir uzantısı olan UMD, yeni filmleri izleyebileceğimiz bir başka medya formatı olarak tanıtıldı, ancak filmlerin UMD versiyonlarında ekstra özelliklerin dahil edilmemesi ve özellikle PSP desteklemesi yüzünden bu format tarihe karıştı. Sonunda Sony de bu teknolojiden vazgeçti ve PSP Go konsoluna flash bellek desteği vermeyi tercih etti.
Kodak EasyShare One Wi-Fi Fotoğraf Makinesi:
The Kodak EasyShare One, WiFi özelliği olan ilk dijital fotoğraf makinası. Bu açıdan takdir edilebilir. Keşke Kodak bu cihazı piyasaya sürmeden önce teknolojisini toparlayabilseydi. Cihazın aşırı uzun sürede açılması, berbat pil ömrü ve kötü resim kalitesi, şirketin bu modelin bir sonraki versiyonu çıkarmak için hiçbir sebep bulamamasına neden oldu.
Sony VN-CX1A Fare/VoIP Telefon
İki işlevi bir cihaza sokuşturabiliyor olmak, bunu ille de yapmak anlamına gelmiyor. Aslına bakarsanız bir cihazda ne kadar az işlev varsa ömrü o kadar uzun oluyor (Sony cep telefonundan daha uzun süre dayanan Tokai çakmak biliyorum). Resimdeki cihaz, bilgisayarlarının başından kalkmaya vakit bulamayan, bu sırada da Skype gibi VoIP programlarını sıklıkla kullanan insanlar için. Belli ki tasarımcısı çok iyi bir fikir olduğunu düşünüyordu. Az kalsın fotoğraf da çekecekmiş.
NeoTune iPod Beşikli Kulaklık
Giysinizin cebi yoksa (ya da kendinize saygınız yoksa) iPod’unuzu kulaklığın bir yanına takıp ağırlık dengesini toparlamak için diğer tarafa doğru yatarak kullanabileceğiniz bu cihaz gerçekten hiç satmadı denebilir.
Z-Nano Fare
Dünyanın en küçük optik bilgisayar faresi. Fazla küçük.
PlayStation EyeToy
Bu konsol için dünya çapında yalnızca 8 oyun çıkmış ve hiçbiri popüler oyunlar değil.
Sony Memory Stick
1988 yılında çıktığından bu yana Sony bize bu bellek kartını dayatmaya başladı. Zaten düşük hızlı ve kapasiteli versiyonları cihazların potansiyel güçlerini ortaya çıkarmaya yetmiyordu; bir de Select, Pro, Pro Duo, Pro-HG, Micro ve XC versiyonları çıktı ve belli cihazlarda bu versiyonların da hepsi desteklenmiyordu. Sony hala kameralarda ve taşınabilir konsollarda bu kartları dayatmaya devam ediyor. SanDisk gibi 3.parti üreticiler imdada yetişse bile zaten bu format Sony’nin kendi kendine yaptığı bir kötülük olarak devam ediyor.