Microsoft’ta Steve Ballmer’ın koltuğuna oturacak ismin arayışı sürerken şirketin aday sayısını ikiye indirdiği söyleniyor. Resmi bir açıklama olmasa da yeni CEO ya Alan Mulally (halihazırda Ford Motor’un CEO’su) ya da Satya Nadella (Microsoft Cloud and Enterprise grup başkan yardımcısı). Genel anlamda bakıldığında Microsoft, yeni genel müdür olarak kendine sektör dışından birini seçerek olaylara hem finansal, hem de teknolojik açıdan yenilik getirebilmek amacında diyebiliriz.
Adaylardan Allan Mulally, Ford’un yönetimini baştan yapılandırmış, hatta 2009 yılında otomotiv piyasasının yaşadığı krizde şirketin devlet desteği almadan toparlanmasını bile sağlamıştı. Mulally, birçok açıdan Microsoft’un eski CEO’larından Louis Gerstner’a benzetiliyor. Gerstner vizyonuyla şirketin daha sürdürülebilir bir sürece girmesini sağlamıştı. 68 yaşında olan Mulally belki de şirkete kısa sürede büyük bir değişiklik ve yenilenme getirecek, fakat belli ki tüm ürün ve hizmetler üzerinde kontrol sağlayabilecek kadar uzun süre CEO koltuğunda oturamayacak.
Diğer aday olan Satya Nadella, Microsoft’un bulut operasyonlarından ve geliştirici araçlarından sorumlu. Nadella’nın ekibi Microsoft’un yeni nesil backend platformu olan Cloud OS işletim sistemini geliştiriyor ve yeni nesil uygulamaları her tür müşterinin ihtiyacı doğrultusunda düzenlemekten sorumlu. Genel olarak Nadella, yazılımın geleceğini üstlenmiş durumda. Diğer taraftan yönetim kurulu Nadella’yı finansal bakımdan pek de donanımlı görmeyebilir.
Uzun yıllardır bilgisayar pazarını yakın takibe almış analiz şirketlerinden Jon Peddie Research, Microsoft’un Bill Gates gibi yeni bir fikirsel lidere ya da yeni bir vizyona ihtiyacı olmadığını, şirkete finansal açıdan faydası olacak ürün ve hizmetleri farkedip bunları yönetecek, şirketi yeniliklere açacak bir CEO’nun daha gerekli olduğunu belirtiyor.
Microsoft şu günlerde dışarıdan görünmese bile büyük bir dönüşümün eşiğinde. Dünyanın en büyük yazılımcısının stratejisi hem bireysel, hem de kurumsal müşterilerine yönelik hizmet ve cihazlardan oluşan bir aile kurabilmek. Bu ürünleri yaratmak Microsoft için zor değil, hem içeride büyük yetenekler çalışıyor, hem de o kadar çok parası var ki istediği hizmeti satın alabilir. Ancak zamanlama ve hedef açısından doğru adımı atmazsa rekabette geri kalma riski artacak. Rekabet, para ve işgücünden daha çok zamanlamayla ilgili.
