
Sokakta yürürken cep telefonunu kurcalayan onlarca kişiyle karşılaşıyoruz ki bunlardan en az birinin ‘akıllı telefon’ dediğimiz bilişim alt yapılı iletişim cihazlarını kullandığını görüyoruz bu sayı havaalanı ve otobüsler gibi kalabalık yerlerde inanılmaz biçimde artış gösteriyor. İnternet hizmetinin kablosuz ağlar, 3G/4G benzeri veri aktarım teknolojileri desteğiyle yaygın hale gelmesiyle mobil bilgisayar ve bilgisayar tabanlı iletişim aygıtların önlenemez yükselişine tanık oluyoruz. Tabletler, akıllı telefonların popülaritesi artarken ekran üzerinde gezinen parmaklar alışıverdik kısa sürede.
Sektörde yaşanan genişleme, endüstriye donanım ve yazılım sağlayan firmalar arasındaki rekabeti farklı bir boyuta taşırken mevcut teknolojinin de ivme kazanarak hızla ilerlemesine neden olmakta. Mobil sistemlerle ilgili piyasa verileri incelendiğinde, bu cihazların artık her yerde olduklarını hatta hayatımızın pek çok sahasında, ‘öncelikli gereksinimler’ arasında yer alacağı tahmin edilebilir. Sağlık, eğitim, sosyal yaşantı, eğlence, müzik, ekonomi gibi farklı platformlarda boy gösteren mobilite, insanlara farklı avantajlar öneriyor.
International Data Corporation (IDC) tarafından derlenen verilere göre tabletler, akıllı telefonlar, mobil bilgisayar sistemlerinin 2011 yılındaki satış rakamlarına bakılırsa, toplam 916 milyon adet aygıtın satıldığını, 489 milyar dolar gelir elde edildiği görülmektedir. Ayrıca aynı rapor kapsamında 2016 yılına dair tahminine ait göstergede, 1.84 milyar adet sevkiyat hacmine erişileceği öngörülmekte.
IDC bunun yanında 2011 ile 2016 yılları arasında platformlar arasında ‘dramatik’ bir kayma yaşanacağını ifade ediyor. Mobil aygıtları ayakta tutan işletim sistemleri açısından incelendiğinde, x86 platformu üzerinde baskın olan Windows yazılımı pazar payının %35.9 düzeyinden %25.1’e gerilerken ARM mimarili işlemciler üzerinde çalışan Android tabanlı cihazların %29.4 olan payının, %31.1’e yükseldiği dikkat çekmektedir.
Konuyla ilintili olarak ‘Android’in büyümesi, düşük fiyatlı cihazların (80$ düzeyinde) yaygınlaşmasıyla doğrudan bağlantılıdır.’ yorumunu getiren mobil aygıtlar araştırma direktörü Tom Mainelli, donanım üreticilerinin Android pastasından aldıkları payın, rakip artışı nedeniyle azalacağını ifade ediyor. Benzer şekilde çok sayıda yazılım firmasının sektör genelinde düşük düzeyli talebe rağmen, iOS tabanlı uygulamalara odaklanacağı düşünülüyor çünkü iOS son kullanıcılarının yüksek kaliteli uygulamaları satın almak noktasında daha istekli davrandıkları görülmekte böylece pastadan alınan pay düşük talebe karşın büyük tutulabilir.
iOS platformlu cihazların Android ve Windows tabanlı türevleri kadar sektör dağılımında etkin rol oynadığı söylenemez, IDC raporunda yer alan verilerde bu aygıtların 2011 yılındaki %14.6’lık paylarının, 2016 yılına gelindiğinde ancak %17.3 olması beklenmekte fakat genel resme bakıldığında iOS ve Android cihazların pazar payının toplamın yaklaşık yarısına tekabül edeceği düşünülmekte. PC marketinde yıllardır tekel konumunda pastanın neredeyse tümünü götüren Microsoft’un günümüz mobil bilişim/iletişim marketine ‘bir anlamda’ yenik düştüğü, önümüzdeki dört yıl içinde dengelerin değiştiği ve Android’in, Windows’u çöpe atacağı günleri de görebiliriz çünkü mobilite esnek olmayı, uyumlu olmayı, fonksiyonelliği ve en önemlisi de ucuz olmayı gerektiriyor, Android bunların hepsine sahip.